Ohio eyaletinin Canton şehrinde geçtiğimiz 18 Nisan’da yaşanan trajik bir olayda, 53 yaşındaki siyahi Amerikalı Frank Tyson, bir trafik kazasına karıştıktan sonra polis tarafından gözaltına alındı. Ancak bu gözaltı esnasında polisin Tyson’a uyguladığı baskı sonucu hayatını kaybettiği ortaya çıktı. Olay, polis memurlarının kask kamerası görüntülerine yansıdı ve büyük tepki topladı. Tyson’ın defalarca “Beni öldürmeye çalışıyorlar” diye bağırdığı duyulurken, polis memurunun Tyson’ın boynuna baskı uyguladığı anlar da kaydedildi.
Görüntülerde, Tyson’ın dizginlenmiş elleriyle yere yatırılması ve ters kelepçelenmesi de görülebilmektedir. Tyson, “Nefes alamıyorum” diye yalvarırken, polis memurunun bu durumu dikkate almadığı ve baskısını arttırdığı gözlemlendi. Tyson’ın birkaç dakika sonra hareketsiz kaldığı ve polis memurlarının durumu fark etmesiyle kalp masajına başladığı kaydedildi. Ancak Tyson, hastaneye kaldırıldıktan sonra hayatını kaybetti.
Olayın ardından, polis memurları hakkında soruşturma başlatıldı ve görevden uzaklaştırıldılar. Bu olay, 2020 yılında George Floyd’un benzer bir şekilde polis şiddeti sonucu ölümünün ardından başlayan protestoları hatırlattı. ABD genelinde, polis şiddetine ve ırkçılığa karşı yapılan bu protestolar, Tyson’ın ölümüyle tekrar alevlendi.
Frank Tyson’ın ölümü, Ohio eyaletinde yaşayan siyahi Amerikalılar arasında büyük bir üzüntü ve öfkeye neden oldu. Olay, polislerin güç kullanma biçimleri ve ırk ayrımcılığı konularında yeniden tartışmalara yol açtı. Adaletin sağlanması ve benzer olayların tekrar yaşanmaması için halkın talepleri yükseldi. Tyson’ın ailesi ve yakınları da adaletin yerini bulması için mücadelelerine devam edeceklerini açıkladılar.
Ohio eyaletinde yaşanan bu trajik olay, ABD genelinde derin yaralar açtı ve polis memurlarının eğitimi ve denetimi konusunda daha fazla adım atılması gerektiğini gündeme getirdi. Tyson’ın anısını yaşatmak ve benzer olayların önüne geçmek için toplumun birlik olması ve adaletin sağlanması gerektiği vurgulandı. Öte yandan, bu tür olayların tekrarlanmaması için sistematik bir değişikliğin gerekliliği üzerinde durulmaktadır.